"Bayern de eski Bayern değil"

"Bayern de eski Bayern değil"

Cumuriyet Gazetesi yazarlarından Gülengül Altınsay Beşiktaş - Bayern Münih eşleşmesi hakkında yazdı.

Ajans Beşiktaş - Doğru komplo teorilerini severiz biz. Bol bol üretir geliştirir, günlerce ağzımızdan düşürmeyiz. Baksanıza yaşamının yarı süresini Türkiye’de geçirmiş olan ve bu arada sıkı bir Beşiktaş taraftarına dönüşen İngiliz Büyükelçisi Richard Moore bile durumu kavramış. Bir Türkiye âşığı olan Moore ilk kez 26 yaşında geldiği ülkemizden bu kez görevi bittiği için ayrılırken bir veda mesajı yollamış. Ve işte o mesajda insanlarımıza övgüler yağdırırken bir yandan da “Ah keşke bu kadar komplo teorilerine inanmasanız sevgili dostlarım” diyor. Ciddi başladığı mesajını esprili bir şekilde “Siyaaaah..” diye bitirmesi ise çok hoş. Biz de “…beyaaaaz!” diyerek büyükelçimizi sevgiyle uğurlayalım…

Komplo komplo içinde 
Komplo teorileri üretmek deyince tabii aklıma Bayern Münih’le yapacağımız iki maç geliverdi. Ve tabii Bayern’in UEFA’daki gücü, UEFA’nın Almanya Şampiyonunu hemen ilk elemelerde kaybetmek istemeyeceği, bir de çağımızın olmazsa olmazı sponsorlar, ticari gelirler filan… Yani bu kadar büyük paraların döndüğü bir sektörde komploların olmaması imkânsız. Zaten FIFA’yı, UEFA’yı yönetenlerin gözlerinde Dolar, Avro işaretinden başka bir şey görmeniz mümkün değil. Dünya ve Avrupa kupalarında, hakemler aracılığıyla ‘ince ayarlamalar’ da görmedik değil. 
Ancak her bir şeyde art niyet aramak da başka bir şey. Üstelik komplo teorilerinin kaderciliğe ve teslimiyetçiliğe yol açtığı da ülkemizde gündelik bir olay. Neyin komplo neyin olmadığı birbirine karışıyor. Gerçekleri arayamaz göremez oluyoruz. İktidarların en etkili susturma ve boyun eğdirme araçlarından biri bu. 

Şu açık; UEFA için futboldan gelecek para her şeyden daha önemli. Fakat bunu futbola rağmen yürütebilmek de futbolu çökertecek kadar tehlikeli. Bu ikilem çağımızın futbolunun başlıca sorunu zaten. 
Sonuçta sahaya 11’erden iki takım çıkacak, 180 küsur dakika top oynayacak.

Şans her zaman var 
Kurada Beşiktaş için en istemediğim takımdı Bayern. 
Ama klasik deyişle Bayern de eski Bayern değil; takımı yenileme sürecini çok sağlıklı geçirmiyorlar. 
Ayrıca benin bildiğim Beşiktaş yine de “bu iş bitti” havasına girmeyecektir. Kartal’ın Şampiyonlar Ligi’nde ne kadar odaklanmış ve olgun olduğunu da defalarca gördük. Belli mi olur; futbol şansı da bizden yana olursa çok büyük bir iş başarır Siyah - Beyazlılar. 
Ama şimdi Beşiktaş’ın önceliği Süper Lig’deki puan kayıplarının nedenleri. Şampiyonlar Ligi dönüşündeki maçlara kafayı iyi verememesi bir neden. Fakat bence en önemlisi Türkiye’de futbolun futbol oynamak isteyene göre değil de oynamak istemeyene göre yönetilmesi. 
Eğer hakemler vakit geçirmek isteyen futbolculara müsamaha göstermese, maçın ilk dakikalarında kartla o futbolcuları cezalandırsa ve bu konuda ciddi olduğunu ifade edebilse bakın bakalım kimse zaman çalmak için türlü entrikalara başvuruyor mu? 
Neyse, entrika ve komplolara alışığız. Evet, saha dışını ve hatta saha içini kullanıp sonuçları belirlemek isteyenler çıkmıştır ve çıkacaktır. Evet, komplo girişimleri vardır… Ama şu da var; her komplo başarıya ulaşamıyor. Mücadele ederseniz komploları boşa çıkarırsınız.

(Gülengül Altınsay/ Cumhuriyet)

Etiketler :