"Beşiktaş demek oyunun kaderini değiştiren takım demek"

"Beşiktaş demek oyunun kaderini değiştiren takım demek"

Antalyaspor Teknik Direktörü Rıza Çalımbay, TRT Spor'da Bilal Meşe ile İlknur Özzengin'in sorularını yanıtladı.

Ajans Beşiktaş - Futbolculuk kariyerinde Beşiktaş'tan başka takımda oynamayan ve şimdi Antalyaspor'un teknik direktörlüğünü yapan Rıza Çalımbay, TRT Spor'da yayınlanan Spor Bahane programında Bilal Meşe ve İlknur Özzengin'in konuğu oldu. İşte Çalımbay'ın açıklamaları:

"Bilal Meşe'yi yıllardır tanırım"
"Bilal ağabey ile dostluğumuz çok fazla. Beşiktaş'ta biz aile gibiydik. Hep yanımızdaydı. Belki benim hatırlamadığım birçok şeyi o biliyordur. Beşiktaş'ın altyapısında bize önce insan olmayı öğrettiler. Ben Beşiktaşlıyım bunu da gizlemedim. Yıllarca kaptanlık yaptım. Geçen sene Beşiktaş'ı yendik, berabere kaldık. Bu sene berabere kaldık. Beşiktaş gibi bir takımdan kim puan almak istemez? Başka bir şey aranması çok saçma, başka bir şey olması mümkün değil."

Beşiktaş'ın başına nasıl geldi?
"Rizespor'u çalıştırıyordum Fenerbahçe maçına geldik. Cumartesi günü de Beşiktaş'ın Malatya maçı var. Beşiktaş'a, Nevzat Demir Tesislerini kullanabilir miyiz dedik, onlar da tamam dediler. Biz idman yapıyoruz. Yıldırım Demirören başkan beni çağırdı, "Bize gelir misin?" dedi. Tamam gelirim dedim. Rize ile görüştüler, okey verdi Rize. İki gün sonra Beşiktaş'ın başında Malatya maçına çıktım ben. Beşiktaş'ın başına geçerken Del Bosque ile el sıkıştım, 6 ay kaldı. Sonra takımını Dünya Şampiyonu yaptı."

"Demirören Carew'i sattı. Neden dedim?"
"İlk sene iyi geçti. İkinci sene istenilen transfer yapılmadı ve yönetimde sıkıntılar oldu. Biz bırakmak istedik. İnsan Beşiktaş'ı bırakmak ister mi? O zamanki Rıza ile şimdiki Rıza bir değil. Başkan o dönem Carew'i sattı. Neden dedim, gitmek istiyor dedi. Sattılar, yerine aldılar bambaşka bir adam. Kulübün durumu da etkiliyor. Hiçbir teknik adam çalıştığı yerden gitmek istemez. Bir teknik direktörü getiriyorsunuz, imza attırıyorsunuz. Giderken tanımıyorsunuz. Bu çok çirkin bir şey."

"Daum'un yanında çalıştım"
"Daum çok hırslıydı. Daum'un yanına gidecektim ben Almanya'ya antrenör olarak. Mustafa Denizli'nin yanındaydım Fenerbahçe'yi çalıştırıyordu o zaman. Serdar Bilgili aradı beni Daum ile anlaştık, seni yanına istiyor dedi. Tamam dedim. Daum'un antrenman metotları çok iyiydi. Sonra öyle başladım. 6 aylık bir süremiz oldu. Ben 6 ay çalışırım daha sonra tek başıma çalışacağım demiştim. Futbolcuyken Daum ile değişik şeyler yaşandı. Almanya'dayız, bizi topladı hep beraber gidiyoruz dedi. Nereye gidiyoruz dedik, biz gelmeyeceğz dedik. Gelmezseniz idman yaparız dedi. Tamam dedik başladık yürümeye. Epey bir yürüdük. Nehir kenarına getirdi. Rafting kıyafeti giydik. Kilometrelerce kürek çektik. Ben boğuluyordum az kalsın. Çağlayandan atladık. Bize böyle bir şey yaşatmıştı. Nereden aklına geldi bilmiyorum. Avusturyalı arkadaşlar olmasaydı, yüzde yüz kaza geçirirdik."

"Pancu kaleye geçince..."
"Ben kaptan olana kadar maçlara topla çıktım. Bu bir uğurdu benim için. Beşiktaş demek oyunun kaderini değiştiren takım demek. Biz bir sene son dakikalardaki gollerle şampiyon olduk. Pancu'nun kaleye geçtiği maçı biz kazandık. Cordoba atılınca kaleye kim geçecek diye konuştu. Ahmed Hassan geldi, Ronaldo geldi kabul etmedim. Oyun kurgusuna göre seçmemiz gerekiyoru. Pancu'yu geçirdik kaleye, zaten kalecilik olayı da varmış. İnanılması güç bir şeyi başardık. Fenerbahçeliler kaç tane atarız diye düşünüyordu, her ayağına gelen kaleye vurdu. 11 kişiyle yapamadığımız şeyi 10 kişiyle yaptık. Beşiktaş her zaman maçı değiştiren takımdır."

"Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi'nde başarılı olur"
"Beşiktaş hak etti şampiyonluğu. Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor'un olmaması ve sadece Başakşehir ile çekişmesinin de etkisi var. Belki olsalardı biraz daha zorlanabilirdi. Beşiktaş her kulvarda oynadı. Çok iyi bir kadroları var, yok yok. Beşiktaş eksiklerini giderirse Şampiyonlar Liginde başarılı olur. Mutlaka Şenol Güneş görmüştür. Beşiktaşın gücü var istediğini alabilir."