Darılmaca, kızmaca yok!

Türkiye’de artık bir Beşiktaş var, bir de diğerleri…

Zaten;

-Beşiktaşlılar diyorlar ki; “En iyi takım biziz!”

-Tarafsızlar diyorlar ki; “Beşiktaş’ı izlemek zevk!”

-Başka takımların taraftarları da diyorlar ki; “Beşiktaş yine şampiyon olur!”

Nasıl oldu bu? Şöyle oldu:

-Beşiktaş temeli sağlam attı. Takımın iskeletini kurdu, etrafını da takımı damamlayacak isimlerle doldurdu. Onun içindir ki Gomez de gitse fark etmiyor, Sosa da gitse fark etmiyor. Takıma monte edilen diğer isimler sırıtmıyor! Onlar da gidenler kadar katkı sağlıyor.

-Yönetim iyi bir politika uyguladı. Stadı yapılırken kurdu çerçeveyi, üstüne kata sata devam etti, yoldan sapmadı. Vodafone Arena açılınca da Beşiktaş diğerleriyle farkı giderek açtı.

-Beşiktaşlı futbolcular futbol oynamaktan zevk aldı, mecburen sahaya işini yapan adamların yerini futbol oynamaktan mutluluk duyan futbolcular çıktı.

-Şenol Güneş iyi bir seçimdi. Beşiktaş’a çok iyi uyum sağladı. Yılların da verdiği tecrübesini kullanarak neyin ne zaman yapılacağını, nasıl davranılacağını, futbolcularla nasıl ilişki kurulacağını, taraftarlara bakış açısının nasıl olması gerektiğini uygulamalı bir şekilde kanıtladı.

-Beşiktaş taraftarı zaten farklıydı da… Farkı iyice ortaya çıktı.

Bugünlere gelince… “Beşiktaş ve diğerleri” demem bundan işte.

Zaten Beşiktaş’ın göze hoş gelen futbolunu ve şampiyonluğu hakeden takım olduğunu televizyonlara çıkan “taraflı” spor yazarları da anlatmıyor mu?

Bu da Beşiktaş’ı yenmeyi diğerleri için dünyanın en önemli işi haline getirdi.

Kupadaki Fenerbahçe maçı bunun en büyük örneği… Fenerbahçeli futbolcular maçı kazanmak için neler yapmadılar ki… Kartvizitinde Arsenal, Manchester United gibi kulüpler yazan, İngiltere’de gol krallığı kazanan, dünyaca tanınan Van Persie’nin bile hırstan gözleri dönmedi mi? Bir kişi eksik Beşiktaş’ı yendiler diye havalara uçmadılar mı? Sonrasında takımın halini gördünüz; dağılmadılar mı?

Şimdi Galatasaray için de Beşiktaş’ı yenmek sezonun en önemli olayı…

Örneklerle anlatayım;

-İspanya’da Barcelona’yı, Real Madrid’i yenmek Las Palmas, Deportivo için ne kadar önemliyse…

-İngiltere’de Chelsea’yi Manchester’ı yenmek Hull City, Norwich için ne kadar önemliyse…

-Almanya’da Bayern Münih’i yenmek Hamburg için ne kadar önemliyse…

Türkiye’de de Beşiktaş’ı yenmek diğerleri için o kadar önemli işte…

Karşındaki Türkiye’nin en iyi takımı. Yen ve sezonu kurtar! Düşünceleri böyle…

Şimdi Galatasaraylılar da Fenerbahçeliler gibi yapacak… Öncelikle hakemi etki altına almak isteyecekler, en büyük hedefleri de iyi oynamak isteyen Beşiktaşlı futbolcuların sinirini bozmak olacak.  Onlar da biliyorlar ki bir Beşiktaş galibiyeti kurtuluşları olacak. Zaten yönetim de hiç koymadığı bir maça özel primi bu karşılaşmaya koymadı mı, çünkü alınacak üç puan her maçta istifaya davet edilen Dursun Özbek ve ekibini de rahatlatacak.

Peki Beşiktaş Galatasaray’a yenilir mi?

Sanmam…

Beşiktaş yenilmez Türk Telekom Arena’da…

Ama maç 11’e 11 oynanırsa…

11+1’e 10 oynanırsa o başka!

Artı 1’in de ne olduğunu anlamışsınızdır mutlaka!