"Yol haritası Napoli maçları olmalı"

"Yol haritası Napoli maçları olmalı"

Sabah Spor yazarları, Serbest Kürsü'de Beşiktaş’ın kurasını ve son gelişmeleri değerlendirdi

Ajans Beşiktaş - MURAT ÖZBOSTAN: Beşiktaş'a Şampiyonlar Ligi'nde, Bayern Münih çıktı. Siyah-beyazlıların şansını nasıl görüyorsunuz? Yeni tarihler yazılır mı?

LEVENT TÜZEMEN: Şenol Güneş ve öğrencileri adına 3 yıllık Avrupa serüveninin en ciddi maçı olacak. Ben Bayern eşleşmesine Beşiktaş adına 'test maçı' diyorum. Kağıt üzerinde Bayern, ağır favori görünüyor. Çünkü 1970'li yıllardan itibaren Alman futbolunun ekolünü ve oyun anlayışını Bayern Münih belirliyor. Beşiktaşlı oyuncular, Devler Ligi'nde kendilerinin başını ağrıtacak maçlar oynamadı. Bir dönem Galatasaray'ın M.United'ı elediğini düşünürsek, doğru planlama ve özellikle geçen sezon Şampiyonlar Ligi grubundaki Napoli maçlarında sergilenen oyun formatı, Beşiktaş adına turu geçmek için yol haritası olabilir. Bayern, Barcelona, M.United ve Real Madrid gibi kulüplerin ciddi lobileri var. Beşiktaş özellikle atanacak hakemlerle haklarını çiğnetmeyecek önlemleri almalıdır. Ayrıca başkan Orman, Alman seyircilerin kombinelerini elinden alacak Türkler için 'sorumluluğunu biz üstlenmeyiz' uyarısını ve baskısını UEFA'ya yapmalı.

GÜRCAN BİLGİÇ: Bu turda kolay rakip zaten yoktu. Kağıt üstünde daha zayıf gördüklerimiz olabilir ama Bayern eşleşmesinden farkı olmayacaktı. Şenol hocaya istediği gibi oynayan bir takım çıktı da diyebiliriz. Çok etkili hücum eden, ama defansif olarak da pozisyon verebilen bir takım Bayern. Elbette eşleşmenin favorisidir ama Beşiktaş'ın kendine has tuzakları var. Eğer eleyebileceklerine inanırlarsa, çetin ceviz ne demekmiş gösterirler herkese…

TATLI BİR RÜYADALAR SANKİ

ÖZBOSTAN: Beşiktaş, Kayseri'de takıldı. Şenol Güneş, "11'e 10 eksik oynadık. 11 kişi iken daha iyi mücadele ediyoruz" diyerek bir anlamda futbolcularına sitem etti. Beşiktaş bir maç tavan, bir maç dip yapıyor. Bu nasıl bir ruh halidir?

BİLGİÇ: Beşiktaş'ın performansını, Şampiyonlar Ligi maçlarına bakıp değerlendiriyoruz ve keskin bir düşüşte hemfikiriz. Ancak rakiplerin de hakkını vermemiz lazım. Çok iyi mücadele eden, yüksek konsantrasyon ile defans yapan takımlarla oynadılar ve her türlü zorluğu yaşadılar. İşin garibi; hem Şenol hocanın hem de oyuncuların bundan şikayetçi olmaları. Onları bu görevlere, bu problemleri çözsünler diye getirmediler mi? Ne bekliyorlar, dokunulmazlık mı? Quaresma 14 deplasman maçında ne asist yapmış, ne gol atmış. Öncelikleri, bireysel performans dalgalanmaları olmalıyken, rakibin taktiğini beğenmiyorlar. Yine de puan kaybettiği maçların tamamında üstündü Beşiktaş. Fakat gerçek şu ki, akılları o sahada değil. Tatlı bir rüyadalar, kuradaki rakibi hayal edip, o atmosferin hülyasındalar. Bu kibirden kurtulmaları gerekiyor.

TÜZEMEN: Beşiktaş'ın en büyük zaafı kapanan takımların kilidini açamaması. Geçen haftaki derbi öncesi Tudor'a "Beşiktaş'a karşı, Akhisar ve Malatya'nın oynadığı oyun şeklini örnek almalısın" demiştim. Kayseri de kompakt futbol anlayışıyla Beşiktaş'a geniş alan vermedi ve kontrataklarla da tehlikeli oldu. Şenol hoca, kaybedilen puanlarla ilgili oyuncularına sitem etti. Ama kapanan takımların kilitlerini çözecek oyun formatını kendisi bulacak, oyuncu değil. Ayrıca ben oyuncu dinlendirmelerine çok sıcak bakmıyorum. Bazen bu tür dinlenmeler, oyuncuların performansında ters tepki yaratıyor. Örnek mi? Leipzig maçına götürülmeyen Babel, Quaresma, Pepe ve Atiba dörtlüsü, Kayseri'de alıştığımız etkili performanslarını gösteremedi. (Sabah)

Etiketler :