Beşiktaş - Bitexen Giresunspor maçı sonrası çarpıcı yorum ve şampiyonluk hesabı! "Mutsuzlara fısıldayan adam, bu ligin üzerinde..."

Beşiktaş - Bitexen Giresunspor maçı sonrası çarpıcı yorum ve şampiyonluk hesabı! "Mutsuzlara fısıldayan adam, bu ligin üzerinde..."

Hürriyet gazetesi yazarı Uğur Meleke Beşiktaş - Bitexen Giresunspor maçı sonrası çarpıcı yorumlar.

Ajans Beşiktaş - Hürriyet gazetesi yazarı Uğur Meleke Beşiktaş - Bitexen Giresunspor maçı sonrası çarpıcı yorumlar.

MUTSUZLARA FISILDAYAN ADAM

Güneş için sporcunun yaşı fark etmiyor, potansiyeline inanıyorsa onu zirveye çıkarıyor.

Takvimler Ocak 2010’u gösteriyorken o sıralarda beklentileri karşılayamamış bir santrfor olarak hayatımızda bulunan Burak Yılmaz 25 yaşındaydı. İki büyük takımda, Beşiktaş’ta ve Fenerbahçe’de değerli şanslar bulup kullanamamıştı. Artık kiralık olarak Eskişehir’deydi ve hemen herkese göre kalan hikayesi Anadolu turu şeklinde geçecekti. Ancak Burak hakkında bir kişi, Şenol Güneş daha farklı düşünüyordu. Onu Trabzon’a transfer etti, bir rehabilitasyon sürecinden geçirdi. Sonrasını zaten biliyorsunuz: Goller, krallıklar, şampiyonluklar, uluslararası başarılarla dolu süper bir hikaye yarattı kendine Burak. Hâlen de Hollanda’da Fortuna Sittard formasıyla devam ediyor o süper kariyerine.

BURAK’LA SINIRLI KALMADI 

Şenol Güneş’in kariyeri düşüşe geçenlere, mutsuzlara, gençlere-yaşlılara, yerlilere-yabancılara dokunuşları Burak’la sınırlı kalmadı, onlarca farklı isimle devam etti. Trabzon’da Engin, Umut, Beşiktaş’ta Cenk, Babel, Gomez... Şu sıralarda yine Mert, Redmond ve Aboubakar gibilerle devam ediyor mutsuzlara fısıldamaya kurt teknik adam. Onun için sporcunun yaşı, pozisyonu ya da pasaportu fark etmiyor. Bir futbolcunun potansiyeline inanıyorsa, onu toparlayıp zirveye çıkarmakta usta adeta.

HER DAiM ARZULU VE iŞTAHLI 

Beşiktaş, Süper Lig’de son beş haftadır üst üste galip geliyor. Maç başına yaklaşık 3 gol atıyor. Zaman zaman kötü oynuyor, bazen geriye düşüyor. Ancak bir şey değişmiyor: Her daim arzulu, her daim iştahlılar. Kolaya kaçmıyor, hatta çoğunlukla zoru deniyorlar. Dün Ghezzal’in ilk yarım saatte kaç pas hatası yaptığını, kaç fırsatı harcadığını sayamadım. Ama aynı Ghezzal o hataları yaptıktan dakikalar sonra bir mükemmel şutu direğe vuruyor, bir de asist yapıyor Aboubakar’a.

Çünkü Şenol Güneş’in takımındaki herkes şunu biliyor: Güneş, yetenekli oyuncuyu seviyor. Hata yapmasına fırsat tanıyor. Bir hata, iki hata... Üçüncüde doğruyu yapıp katkı sağlayacağı inancını geçiriyor futbolcuya. O zaman da ortaya, Cenk gibi, Redmond gibi, Aboubakar gibi, Ghezzal gibi keyif veren performanslar çıkıyor. (Hürriyet)