"Bu hafta sonuna kalmadan, işler daha beter sarpa sarmadan, raydan çıkmış tren uçurumdan aşağı yuvarlanmadan..."

Ajans Beşiktaş -

                                                                

 Son zamanlarda nadiren galibiyet alsak da yendiğimiz maçlarda dahi memnun kalamadıysak hiçbir şeyden, bunu yazıp, olacaklar için bar bar bağırmışsak; gidişat net şekilde ortada demektir. Gidişat bu kadar ortada ve öngördüğümüz her şey başa gelmiş ve yetkisi olan hiç kimse bu gidişe dur dememiş, durumu düzeltmeye dair en ufak hamle yapılmamış ise bu işte bir değil bin büyük sıkıntı var demektir.

Böyle mi olur maç yazısı? Yazıda futboldan bahsedilir, pozisyon anlatılır, o iyi oynadı, bu kötü denir, izlediğin oyundan bahsedilir. Ne yazık artık konu buralara gelemiyor bile. Konu çok derin, konu çok vahim.

Yenilgiden ötesi var içerisi, yangın var yangın. Nasıl bir yanan evmiş ki bu, biz sönsün diye beklerken altına odun atılıyor kucak kucak?

Transfer sezonu boyu yaz mevsimimiz zehir zıkkım oldu. Böyle olmaz dedik. Böyle gitmez, bu işin sonu kötü olur dedik. Hiç uyarılmamışçasına atlatıldı bu zaman dilimi. Biz golleri daha lig başlamadan yemeye başladık böyle böyle. Üstelik bomboş kaleye… Allah’ını seven bile gelemedi defansa. Koca bir karadelik oldu orta saha. Bir Aboubakar kaldı elimizde yadigâr, Cenk ile bile anlaşılamadı bu saate kadar.

Hadi bu kısmı böyle atlattık. Hakkını veremeden kurulduysa dahi takım, adının büyüklüğü yeter sahada, hele ki kendi evinde Beşiktaş’ın. Ne oldu peki? Yani adına yara verecek kadar dibine mi vurdunuz bu 120 yıllık çınarın?

Kimse kolay kolay inkar edemez Şenol Hoca’nın bu arma altında bize yaşattığı başarıları. Kimse ha deyince iddia da edemez futbolu kendisinden daha iyi bildiğini. Peki sana ne oldu hocam? Transfer politikasını, yanlış yapanları savundun savundun da şimdi diyebilir misin bu kadrodan bu kadar diye? Sen desen biz inanır mıyız? O beğenmediğimiz kadro nasıl oluyor da tek yarıları yeteri kadar oynarken, kalan kısımda tepetaklak olabiliyor bir anda? Biz ne zaman doksan dakikalık maçların kırk beş dakikalık aktörü olduk, hangi arada? Hemen hemen her oyuncu değişikliğinin bize puan kaybettirmesi normal mi? Sıkıntı nerede, hocam? Biz en çok sana güvenmiştik, en acı olan tarafı bu hezimetin, yüzümüzü senden yana dahi güldüremedik.

Ve telaffuz etmesi ne kadar ağır olsa da yazık ki hiç bitmez sanılan yolun artık sonuna geldik.

Bu top buradan dönmez, bu saatten sonra bize kurşun atsan işlemez.

Ne sözü bundan fazla uzatmaya gerek var ne de yazıyı. Kongre üyesi ve tribüne onlarca yılını vermiş bir taraftar olarak kullanıyorum hakkımı; bu hafta sonuna kalmadan, işler daha beter sarpa sarmadan, raydan çıkmış tren uçurumdan aşağı yuvarlanmadan acilen alınmalı olağanüstü kongre kararı.

Armaya saygılarımla…

 

Önceki ve Sonraki Yazılar