Hüseyin Eroğul
Hoşgeldin Gökhan Gönül
Futbolun matematiği, şampiyon olan takımın bek oyuncularının skora yaptığı katkının önemini anlatıyor yıllardır. Eğer arka kenarda oynayan futbolcular gol ve asistleriyle toplamda 15 gole etki edebiliyorsa oynadıkları takım sezon sonunda şampiyonluk kutlaması yapıyor.
Beşiktaş yıllarca beklerin skora katkı yapamamasının sıkıntısını çekmişti. Bu sezon yıllar süren o sıkıntı sona erdi. Bir tarafta Barcelona’da kaldırmadığı kupa kalmamış Adriano, öbür tarafta Fenerbahçe forması giyerken Türkiye’nin en iyi sağ beki diye herkesin kabul ettiği Gökhan Gönül’le kangrenli bölgeye neşteri vurdu Beşiktaş.
Orta sahası, forvetleri, kanat oyuncuları kilitlendiğinde iki bekiyle fişi çekti siyah-beyazlılar. Adriano getirdi, Gökhan attı.
Bu gol Gökhan Gönül’ü bir kez daha Beşiktaşlı yaptı. Çocukken zaten Beşiktaşlıydı. Sezon başında sözleşmeye imza atınca bir kere daha Beşiktaşlı oldu. Kadıköy’deki Fenerbahçe maçından önce iki takım arasında kıyas yaparken ‘ağız alışkanlığıyla’ Fenerbahçe’yi kast ederek “Bizde…” diye bahsediyordu Gökhan. O dolarların havada uçuştuğu, bol küfürlü derbi maçından sonra Fenerbahçe için “Bizde…” diye başlayan bir cümle kurmadı. Transferin mental kısmı o maçta gerçekleşmişti. Gökhan dün akşam attığı golle bir kere daha Beşiktaşlı oldu…
Şampiyonluk yakın...
Galatasaray galibiyetiyle herkes bir anda şampiyonluk havasına girdi Beşiktaş’ta. Şenol Güneş, yöneticiler ne kadar “Henüz şampiyon olmadık” açıklamaları yapsalar da futbolcularını ikna edememişler belli ki. Konsantrasyon kaybı “Ben buradayım” diye bağırıyordu. Quaresma’nın her duran topa koşması, Talisca’nın topu eveleyip gevelemesi bunların işaretiydi.
Galatasaray maçından sonra Adriano’ya “Beşiktaş şampiyon diyebilir miyiz?” diye sormuştum, “Diyemeyiz. Matematiksel olarak kesinleşen bir şey yok.” diye cevap vermişti. Dün o havaya girmeden standardını koruyan iki üç futbolcudan biriydi zaten.
Mitrovic nerede?
Atınç’tan çok büyük umutlarımız vardı. Almanya’ya gidince daha da umutlanmıştık ama Şenol Güneş’in verdiği şanslarda hep saç baş yoldurdu. Dün son dakikada kritik bir hamleyle kendini golü engellediği için pozisyon öncesinde Kweuke’yi kaçırdığını görmezden geliyoruz da hayal kırıklığına uğratıyor kendine inananları.
Atınç’ın Galatasaray maçındaki halinden sonra stoperde Çaykur Rizespor gibi hücum planı olmayan bir takıma karşı Mitrovic’in oynaması bekleniyordu ama Şenol Güneş yine Atınç’ı tercih etti.
Bildiğim kadarıyla sakatlığı geçti Mitrovic’in. Oynayabilecek durumda, takımla idmanlara çıkıyor. O zaman böyle bir maçta niye görev alamıyor?
Kulübeye 5 milyon euroluk transfer yaptık dediğimizde de kızıyorlar, “O iş öyle değil” diye.
E o zaman Mitrovic nerede?