"Güneş’in 90 dakikayı bütünüyle aydınlatması gerek!"

Beşiktaş - Kasımpaşa maçının ardından Milliyet gzetesi yazarlarından Atilla Gökçe karşılaşmayı değerlendirdi.

Ajans Beşiktaş - Hadi buna “Vodafone farkı” diyelim ama yetmez. Geçen hafta Antalyaspor’u Talisca’nın golleriyle geçen, bunun ötesinde kendisine yakışan ya da beklenen oyunu oynamayan Beşiktaş, dün kendi evinde dişli bir rakibiyle oynadı. Yine formda oyuncusu Talisca ile 25 dakikada 2-0 öne geçti.  

Oynadığı oyun skora göre daha renkli, daha derindi. Cenk’in gidişinden sonra santrfor sorununu çözmeye çalışan Şenol Hoca’ya yönetim Vagner Love’la küçük bir hediye sunmuştu. Ama hediyenin daha büyüğü Negredo’dan geldi. İspanyol futbolcu, Kasımpaşa’nın iki stoperine baskı yaparak, yaslanarak hem alan boşalttı hem de Talisca sürprizine yol verdi. Elbette kaçırdığı goller de söz konusu ama, takım adına yaptıklarını da takdir etmeli.  

Beşiktaş’ın oyunundaki farklılıklar, sadece kanat ezberlerine değil, ortadan hücumlara da dayalı arayışlarla güzelleşti. Talisca’nın attığı gollerden öte sürekli olarak koştuğunu, iki kez yatarak top çalıp rakip atağını kestiğini gördük. Negredo’nun boşalttığı alanlara girerek fazladan hücumcu kimliğiyle baskı yarattı. Golleri de bu baskı ile attı. İlkinde Q7’nin kornerine kafa attı. İkincisinde ise akan oyunda isabetli Quaresma ortasına beklenenen kafa vuruşunu yaptı. Bu pozisyonda Medel’in de savunmadan çıkarak rakip kontratağında top çalmasının da katkısı var.  

Beşiktaş’ta pozitif görüntülere rağmen Oğuzhan, Atiba ve Babel’in ortalama oyunun üstüne çıkmadıklarını, oyunun kontrolünü öncelediklerini gördük. Sol kanatta Adriano ile Babel’in, sağda Gökhan ile Quaresma’nın uyumları iyiydi.

Maçın kırılma anı, 59. dakikada Popov’un müdahalesiyle Talisca’nın sakatlanarak yerini Vida’ya bırakmasıydı. Bu değişiklik Beşiktaş’ın kimyasını bozdu, Kasımpaşa’nın topa ve oyuna ortak olmasına, pozisyonlara girmesine neden oldu. Şenol Hoca’nın  Medel’i orta alana sürüp savunmadaki yerini Vida’ya vermesi, bizce riskli bir karardı. Elbette antrenörlük benim işim değil ama, Oğuzhan’ı Talisca pozisyonuna geçirip Tolgay’ı alması daha iyi olabilir(miy)di!  
Maçın son yarım saati nefes nefese gergin bir oyunla geçti. Böylece girişte yaptığımız güzellemelerin hepsi de boşa gitti. Hele 72’de Trezeguet’nin golü maçın tam anlamıyla bir korku filmine dönüşmesine yol açtı. Beşiktaşlılar uzatmalar dahil  Kasımpaşa’dan gelecek acı bir sürprizi kaygı ile beklerken, Quaresma’nın, Babel’in ve Lens’in inanılmaz goller kaçırdığını gördük. 

O son yarım saat, Beşiktaş’ın gelecek haftalara dönük şampiyonluk şansına gölgeler düşürüyor. Güneş’in 90 dakikayı bütünüyle aydınlatması gerek! (Atilla Gökçe / Milliyet)