"Sevimsiz ama adil sonuç"

"Sevimsiz ama adil sonuç"

Milliyet gazetesi yazarlarından Atilla Gökçe Bursaspor - Beşiktaş maçını değerlendirdi.

Ajans Beşiktaş - İşte Atiila Gökçe'nin yazısı:

Dördüncü haftaya pek de mutlu giremeyen iki takım, Bursaspor’la Beşiktaş, kalecilerini görücüye çıkararak başladı maça... Harun Tekin’i Fenerbahçe’ye satan ev sahibinin gönlü çok rahattı. Alt yapıdan “yaş altı” milli takımlarına yetiştirdiği iki kalecisi vardı daha. Okan Kocuk’la başladılar. Beşiktaş da 25 yaşındaki yeni kalecisi “yaralı” Karius’a verdi eldivenleri.

Abuk sabuk, kontrolsuz, komik hatalarla dolu ilk yarıda oyunu kendi takımları adına kurtaranlar da kaleciler oldu. Karius 2, Okan da en az 1 golü bireysel çabalarıyla önlediler. Şimdi skor tabelası bir yana, memnuniyetle belirtelim ki  2 kaleci de güveni hak ettiler. Şunu da unutmamalı gol yedi diye ezbere kalecileri eleştiremezsiniz... Her şeyden önce savunma hatalarını da dikkate almanız gerekir.

Partizan karşısında Perşembe gecesi zengin içerikli gösteri maçı (3-0) yapan Beşiktaş, Bursa deplasmanında yine kaotik bir oyuna döndü dün. Özellikle orta alanda Medel, Tolgay ve Oğuzhan, yolgeçen hanının bekçileri (!) idiler adeta. Anormal top kayıpları, presten yoksun, zamanlama hatalarıyla dolu müdahale (!) anlayışları Bursaspor’a beklediğinden daha çok gol fırsatı ikram etti. Aytaç, Henri, Furkan, Allano Lima, sonradan katılan Yusuf Erdoğan, buluştukları hemen her topla Beşiktaş ceza alanına yöneldiler.  Lima’nın  yüzde yüzlük  vuruşunu öne çıkıp sağa yatarak çelen Karius ilk olumlu notunu aldı. Pepe ve Vida (2) da üç golü önlemiş oldular. Dünkü oyunda Beşiktaş’ın iki stoperi çok olumlu ve ustaca işbirliği örnekleri verdi. Zayıf ve geçirgen orta alanın hatalarını önlediler. Dahası,  Babel’in oynadığı sol kanada attıkları uzun toplarla hücuma da katkıda bulundular.

Beşiktaş orta alandaki tutukluğun yanı sıra haftalardır “döktüren” Quaresma ile de arıza yaptı dün. Latovlevichi hem Portekizli rakibini durdurdu, hem de 85’de attığı inanılmaz şutla Karius’un yüreğini hoplattı.

Gökhan’ın zorunlu değişikliğiyle Adriano’yu sağa, Caner’i de sola alan Beşiktaş 51’de formsuz ve verimsiz (!) Oğuzhan’ın asistiyle  Babel’in ayağından golü buldu. Ama orta alandaki kaçakları da önleyemediler. Bursaspor 86’da Sakho’nun Adriano ve Pepe tarafından önlenemeyen hücumunda, kaleci Karius’un da önünün kapatılmasıyla beraberlik golünü attı.

Beşiktaş tam da üç puanı koparıp uçuşa geçerken yediği darbe ile çakıldı.

Bu sonuç her iki tarafı da mutlu etmez elbette. Ama adil olduğunu da kimse yadsıyamaz.

Olan iki kaleciye oldu maalesef... İlk maçlarında o golleri yemeyeceklerdi. Gayretlerinin karşılığını alamadılar.

Bursaspor dördüncü haftayı da kazanmadan kapatırken, Beşiktaş avantaj sağlayacağı bir maçı geride bıraktı. Oysa üç puan alarak zirvedeki rakiplerine karşı avantajlı bir durum elde edebilirlerdi. Olmadı. Oyun kalitesindeki düşüklüğü transferin iyi yönetilememesine bağlıyorum ben. Tüm kararlar gecikmeyle alındı. Futbolcular bir arada hazırlık dönemi geçiremediler. Baksanıza, güçlükle son anda takıma katılan Adem Ljajiç bile işe kulübeden başladı.