Alen Markaryan: "Topun dediği oldu!"

Alen Markaryan: "Topun dediği oldu!"

Beşiktaş'ın Erzurumspor ile 1-1 berabere kaldığı karşılaşmayı Akşam Gazetesi spor yazarı Alen Markaryan değerlendirdi.

Ajans Beşiktaş - İşte Alen Markaryan'ın bugünkü köşe yazısı:

"Pepe’nin gittiği,
Vida’nın cezalı olduğu maçta,
Roco niye oynamaz?
Bakın orada, “Necip niye oynuyor?” demiyorum ha!
Roco niye oynamıyor!
O bölgeye stepne olarak alınmasına rağmen,
Oynayamıyorsa?!
Kötü topçu...
Eee niye alındı?
Devam edersek maçı yazamayız.
Anlayın gayrı.
Zaten futbola bir
türlü inemiyoruz.
Ne Quaresma’nın
gitti gidecek dedikodusu bitiyor,
Ne de ...?!
Neyse...
Şanı yürüsün Beşiktaş’ın diyelim, devam
edelim.
???
Quaresma’nın iki üç kere çizgiden indiği,
Ljajic’in uzaklardan kaleyi düşündüğü,
Hücumcuların pres yapmaya çalıştığı,
Bir potpori şeklinde başladı maç.
Kameranın gördüğü tribünlerin boş kaldığını da üzülerek belirtmek zorundayız.
Bir ara kaleyi karşıdan gören zamanlarda,
Ceza sahasına ince ara paslarıyla golü düşündüysek de,
Henüz hedefe varamadık.
İlk 30 dakika her an gol atacakmışız gibi geçti ama,
Atak olgunlaştırmadaki gayret, gol yollarına biraz havası kaçmış geliyordu.
Quaresma’nın bir ara Taşlıtarla minibüsü
gibi önüne geleni sırtına alıp taşıdığı bir pozisyon var.
Ve akabinde patlattığı bir bazuka.
Kaleciyi alkışlarsak sonuç malum olur değil mi?
İkinci yarıya Erzurum’un önde basmaya çalışarak başlaması,
Beşiktaş’ın oyun planını bozmuş gibi duruyordu.
Üstüne bir de yüzde 100’lük pozisyondan yararlanamadılar.
Bütün bunlar olurken, santrfor Burak oyundan alınıp, yerine Caner servis edildi sahaya.
Enteresan bir hamleydi!
Sonra Beşiktaş’ın o meşhur 60. dakikalarda hayat bulan o meşhur ablukası başladı.
Adriano, Quaresma, Ljajic...
Erzurum’un kalecisi neler çıkardı neler!
Olmayınca olmuyordu.
Ama bu top,
istedi mi?
İğne deliğinden giriyordu.
Buyurun Erzurum’un attığı gol.
Semih Saygıner’e verin ıstakayı,
Aynısını yapsın,
Bırakırım kalemi!
Üç bant bilardo gibi. O top nasıl gol oldu anlamadım.
Golden sonra iki tane yüzde 100’leri var ha!
Toparlanamıyorduk.
Hele Lens’in rakip sahada bomboş giderken topu ezmesi,
Ve o dönen topun gol olmasını,
Hazmedemiyorduk galiba.
Allah’tan Dorukhan var.
Ljajic’in ısmarlama terzi gibi yaptığı ortaya,
Bir kısrak başı gibi uzattı kafasını.
Yediğimiz gol de ona çarparak kaleye giden toptan intikamını alıyordu sanki: 1-1.
Dakika 87’de maçın en hırslı adamı, yine hırsına yenik düşüyordu.
Quaresma, kırmızı kartla oyun dışı kalmıştı.
Bu maçın berabere bitmesini ben enerji bölünmesine bağlıyorum.
Yazın bir kenara."