Ajans Beşiktaş - İşte Bilal Meşe'nin bugünkü Milliyet Gazetesi'nde yer alan yazısı:

"Yoookkk arkadaş yookkk!

Biz eleştirmekten bıktık, MHK uyarmaktan usandı! Kokartlısı, kokartsızı al birini, vur ötekine! Ders almayı bir kenara bıraktılar, bildiklerini okuyorlar!

Sizinle bu sezonu nasıl bitereceğiz? Süper Lig’in daha 8.haftası... Ali Palabıyık (FIFA)... Yaşar Kemal Uğurlu (FIFA)... Atilla Karaoğlan...

Üçüne de kırmızı kart! Kırmızı ötesi olan var, o da Ali Palabıyık! Hangi hatanı yazsak kardeş? Muslera’yı senden fazla severiz, başarılı buluruz, örnektir, efendidir! 400. maçı diye kıyak mı yaptın, çift sarıdan kızartmadın!

Durrr...

Sadece o mu? Ya Fatih Terim, ona da kart çıkaramadın!

Bitmedi... Maçı 8 dakika uzattın, üç dakika da cepten kıyak yaptın!

Daha var...

Diagne, rakiplerini yatıra yatıra, ite - kaka, el - ense çekerek gidiyor, sen seyrediyorsun! Hadi birini geçtik, ikincisi, üçüncüsü faul değil mi? Maşallahınız var sen ve VAR el birliğiyle üç faulü adeta yok ettiniz, görünmez hale getirdiniz, helal olsun size!

Sonuç mu, kızağa çekildin, kızağa...

Abdülkadir Bitigen, sen de bittin, dört hafta yoksunuz!

Nasıl iyi mi? Takım arkadaşım Cemal Ersen yazdıysa, doğrudur... Bravo MHK, hiç kimsenin kokartına bakmayın, basın cezayı! Aksi mi? Koltuklarınız sallanır! Demem o ki dosyan çok kabarık, onun için ilk sıraya seni aldım, Palabıyık!

Gelibolu’da sabah çarşıya indim, Müjtak Özinal adlı bir dostum, uzaktan bana seslendi, “Arap biliyor musun?” dedi, döndüm ona baktım “Hayırdır, sabah sabah” dedim? “Ali Palabıyık, Galatasaray’a teknik direktör oldu” demez mi, tabi ki güzel bir espri, ben de güldüm, geçtim!

Beğendin mi yaptığını Ali Palabıyık, bak sokaktaki spor severlerin diline düştün!
Yaşar Kemal Uğurlu...

Josef, iyi bir profesyonel, tam bir görev adamı... Direkt tandona basıyor, niye atmadın? Yüreğin mi yemedi?

Ya sana ne demeli Atilla Karaoğlan? Gustavo çift sarıdan kızarmalıydı değil mi? Sen de kervana uydun!
Artık sen de radarımdasın, dikkat et!

VAR mı? Valla onların VAR’lığı ile yokluğu tartışılır! Olsalar ne olur, olmazsalar ne olur!
Biblo gibi Riva’da vitrinde duruyorlar, etliye - sütlüye karışmıyorlar!

O golü ya Rize atsaydı!

Lafı eveleyip gevelemeden direkt konuya girmekte yarar var!

Futbolda hep derler ya ‘mucize’ gerek! Rizespor - Galatasaray maçına bu kelime ‘cuk’ diye oturuyor!
Evet, Galatasaray mucizevi bir galibiyet aldı Rize’de! Maç bitiminde Fatih hocamız, “O oldu, bu oldu. Böyle bir karakter koyan takımdan sonra başka şeyin öne geçmesini istemem” dedi. Hoca kendi penceresinden çok haklı... Böyle bir galibiyete can kurban, adı da mucizedir bence!
Mucizenin baş kahramanı ise Ali Palabıyık’tır! Yanılıyor muyum hocam?

Uzatma dakikalarını anımsayın, 8 dakika bitti, Rizespor’un üst üste üç korner atışı yaptığı fotoğrafı kafanızdan geçirin... Skor 2-2, Aslan’ın yedek kulübesinde herkes ayakta, korku filmi gibi atışları izliyorlar, diğer yandan saatlerine bakıyorlar!

Hatta “Bitti, hocam bitti” diye tepkiler de gırla! Acaba o atışlardan Rizespor bir gol çıkarsaydı, basın toplantısında Fatih hocamız o kadar sakin olur muydu?
Valla ortalık yangın yerine dönerdi alimallah!

Ekonomistler iş başına!

A Milli Takım’ın yeni teknik direktörü Stefan Kuntz, “Kendimden eminim, ilerleyen dönemde Hamit Altıntop’la birlikte sözleşmeyi uzatma görüşmeleri de yapacağız” diyor, yani gelecek adına çok iddialı.
İnşallah, başarılı ol da, yıllarca kal, istemeyenin gözü kör olsun! Ancaak, bu oyunda uzun vadeli sözleşmelerin pek geçerliliği yoktur, başarısız olduğun anda, verirler tazminatını hoppp ülkene gönderiverirler!

Stefan Kuntz daha yolun başında, staja mı geldi buraya? A Milli Takım’ı yönetmek ustalık işidir, yanılıyor muyum?

Artı kimin, ne kadar para aldığı da beni zerre kadar ilgilendirmiyor... Şenol Güneş TL alıyordu, Kuntz ise euro alacak... Hadi bakalım bizim kulvarın ekonomistleri, iş başına!"