"VAR'la geldi, eridi bitti"

"VAR'la geldi, eridi bitti"

Milliyet gazetesi Attila Gökçe bugünkü köşesinde Göztepe - Beşiktaş maçını değerlendirdi.

Ajans Beşiktaş - Attila Gökçe'nin bugünkü köşe yazısı şöyle:

Futbolda istatistiklere bakarak yorum yapmanın, karar vermenin yüzde yüz garanti olmadığını baştan söyleyelim... Ama yine de Beşiktaş’a gol kralı kimliğiyle gelip uzun süre yok sayılan Vagner Love’ın hakkını teslim etmek gerekiyor. Vagner Love, Beşiktaş’a gelmeden önce 10 penaltı atışı kullanmış, 10 gol atmış...
VAR’ın teslim ettiği penaltı hakkı, Love’a değil, Oğuzhan’a takdim edildi.

Takım Kaptanı, topu Love’a değil, kendine sakladı. Olabilir... Bu atış hakkı belki de Şenol Güneş’in önceden açıkladığı bir tercihe dayanıyordu. Hoş Quaresma o dakikada oynuyor olsa kimselere bırakmazdı, o da ayrı bir konu.

...Ve Kaptan, sağıyla Beto’nun sağına kötü bir vuruş yaptı. Oysa Oğuzhan, Portekizli rakibinin vuruştan önce sağına yöneldiğini görmeliydi. Oğuzhan’ın beşinci penaltısında üçüncüyü kaçırdığına tanık olduk. Beto da Süper Lig’deki 9. penaltıda 6. kurtarışını yapmış oldu. Başka bir gerçek: Beşiktaş son yıllarda penaltı kaçırdığı maçları kazanamamış. Özeti: VAR’la gelen Beto ile YOK oldu. Beşiktaş eridi, bitti, gitti!

Beşiktaş  iyi başlamıştı maça... Penaltı kazandıkları pozisyona (Dk.17) kadar akıllı, baskılı, yardımlaşmalı oyunla Göztepe’yi kendi yarı sahasına kilitleyip sindirmişti. Gökhan ve Caner’in iki kanattaki oyunu, Lens ve Babel’in biraz da içeri kaçmasına ve Göztepe üzerindeki baskının artmasına  yol açtı. Tolgay ve Atiba oyunun merkezini tutarken Love, Babel , Oğuzhan ve Lens  şut atmayı adeta unuttular. En iyi fırsatları dar alanda paslaşarak harcadılar.  Göztepe de baskıyı çabuk atlatıp oyuna ortak oldu.

Şenol Güneş’in oyuncu hamlesini ikinci yar başlarken yapacağını düşünenler yanıldı. 51’de  Jerome kafa vuruşuyla Medel -Roco ikilisine ilk cezayı kesti. 61’de Oğuzhan -  Quaresma değişikliği... Ve 60’da Wallace Reis’in kafa golü. İki kafa 2-0... Hava toplarındaki başarısızlık bir yana, Beşiktaş savunmasının dar alanda pas üstüne pas yapıp, Göztepe’yi iştahla kendi yarı sahasında tutması bence yenilginin en temel nedeni. Bir de Karius’la fazla oynamak, sanırım sakıncalı.

İki takım da saha içinde yaklaşık 30 yaş ortalamasıyla mücadele etti. O nedenle birlikte yoruldular. Ama  Göztepe daha çok koştu (111-105 km.) Fizik kaliteyi bir yana bırakırsak, Beşiktaş’ın mental ve psikolojik çöküşü maçın sonucunu belirledi.

İlginç bir hafta oldu. Üçü de puan kaybetti. Demek ki “büyüklük” saadet getirmiyor!.